Kamu Yönetimi ve Kalkınma / Yeni Bir Güç Birliği Arayışı Kongresi Tamamlandı

İki gün süren kongrede alanında uzman isimler, kamu yönetimi ve kalkınma alanına dair görüş ve önerilerini paylaştı. Kongre, 2’inci gününde gerçekleştirilen son oturumla ve sunumlarla sona erdi.

Son Oturumun Başlığı “Sektörel Tespit ve Görüşler” Oldu

“Sektörel Tespit ve Görüşler” başlığıyla gerçekleştirilen oturumun moderatörlüğünü, OSTİM Vakıf Müdürü Gülnaz Karaosmanoğlu yaptı. OSTİM Savunma ve Havacılık Kümelenmesi Koordinatörü Dr. Uğur Aydın, Medikal Sanayi Kümelenmesi Koordinatörü Nilsu Bozdemir, İş ve İnşaat Makineleri Kümelenmesi Koordinatörü Fevzi Gökalp, Anadolu Raylı Ulaşım Sistemleri Kümelenmesi Koordinatörü Dr. İlhami Pektaş da sunumlarını gerçekleştirdi.

İş ve İnşaat Makineleri Kümelenmesi Koordinatörü Fevzi Gökalp, sunumunda “kümelenme” modelini anlattı. “Firmalar, destek kurumları ve eğitim ve araştırma kurumları” bu üçlü sacayağının oldukça önemli bir işlevi olduğunu ve birbirlerinin desteğiyle beklentileri en iyi şekilde yerine getirebileceğini belirtti.

Medikal Sanayi Kümelenmesi Koordinatörü Nilsu Bozdemir ise yaptığı sunumda, özellikle pandemi döneminde en stratejik sektörlerin başında medikal sanayi geldiğini ifade etti. Kümelenmelerinin amacının “yaşanan sorunları çözmek” olduğunu ifade eden Bozdemir, medikal sanayi sektörünün de kamuyla iç içe olan bir sektör olduğunu ifade etti. Bu sorunların çözümünün ise işbirliğinden geçtiğini ifade etti.

OSTİM Savunma ve Havacılık Kümelenmesi Koordinatörü Dr. Uğur Aydın, yaptığı sunumda, kendi kümelenmesine ilişkin bilgileri paylaşarak misyonlarından bahsetti. Amaçlarının öncellikle “savunma ve havacılık sektöründe ülkede yerli üretimi artırmak” olduğunu ifade eden Aydın, bu kapsamda çeşitli çalışmalar yürüttüklerini kaydetti.

Anadolu Raylı Ulaşım Sistemleri Kümelenmesi Koordinatörü Dr. İlhami Pektaş ise kongreyi gerçekleştirenlere teşekkürlerini ileterek sözlerine başladı. Kendilerinin 8 yıllık bir kümelenme olduklarını ifade eden Pektaş, tüm Anadolu’yu kapsayan bir kümelenme olduklarını kaydetti. Pektaş, sunumunda 8 yıl önce kurulan kümelenmelerinin 8 yeni marka ürettiğinin de altını çizdi.

Kongre, Sunumlar ve Kapanış Konuşmasıyla Sona Erdi

Kongrenin son gününde oturumun ardından TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal sunumu gerçekleştirdi.

Mandal, kongre kapsamında yapılan katkıların oldukça mühim olduğunu ifade ederek paydaşlara teşekkür etti. “Birlikte Geliştirme ve Birlikte Başarma” kavramıyla sunumuna başlayan Mandal, kalkınma noktasında kamunun kilit bir rol oynadığını ifade ederek bu minvalde gerçekleştirilecek iş birliğinin ve birlikteliğin önemini vurguladı.

Tüm dünyada yeniliğin bir model haline geldiğini ifade eden Mandal, üretilen bilginin kullanıma dönüşümü noktasında kamunun üzerine büyük bir sorumluluk düştüğünü kaydetti.

Mandal, “Birlikte Geliştirme” kavramını ise şöyle açıkladı: Üniversitenin, sanayinin ve kamunun birlikte, sürecin her aşamasında olarak başarıya ulaşması, aksi takdirde bir paydaşın sadece görevini yerine getirmesiyle aynı başarı elde edilemez.”

Son olarak ise Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kaçır, kapanış konuşmasını gerçekleştirdi.

Kaçır: Ülkemizde Güçlü Bir Ar-Ge Altyapısını Hep Birlikte Kurduk

Kaçır, “Bu kongrede olmaktan memnuniyet duyuyorum. Kongre için emeği geçen tüm paydaşlara, teknik ekibe teşekkür ediyorum. Dünden bugüne çok önemli ve değerli sunumlar yapıldı, mühim konulara değinildi ve gerçekten çok mühim bir konuşma, tartışma, istişare ortamı kuruldu. Bu kongrenin konuşulan başlıklara büyük katkıları olacağı kanaatindeyim” diye konuştu.

Kapanış konuşmasında bir sunum yapan Kaçır, Türkiye’nin milli teknoloji hamlesi yolculuğunu anlatarak bu yolculukta kamu yönetiminin diğer paydaşlarla yürüttüğü işbirliğinin önemine dikkat çekti.

Türkiye’nin satın alma paritesine göre dünyanın en büyük 13. Ekonomisi haline geldiğini ifade eden Kaçır, “Bu sıralamadaki yerimiz 2000’li yılların başında 18’incilikti. Adım adım bu ilerleme kaydedildi. Büyüme daha da sürecek. Avrupa’nın gelişmiş ülkeleri yıllık ortalama yüzde 1.5 oranında büyürken, gelişmekte olan ülkelerin büyüme oranı yaklaşık yüzde 4 seviyesinde seyrederken ülkemizde bu rakam yüzde 5’in üzerinde” diye konuştu.

Kaçır Türkiye’nin dinamik bir nüfusa sahip olduğunun altını çizerek şöyle devam etti: “Son derece genç ve dinamik bir nüfusa sahibiz. Bu genç nüfusumuzun verdiği dinamizm inovasyona yönelmeyi ve geliştirmeye yönelik olumlu bir ivme yakalamamızı sağlıyor. Teknoloji eko sistemine yakından baktığımızda aslında büyük bir alt yapıyı hep birlikte inşa ettik. 1600’ün üzerinde ar-ge ve tasarım merkezimiz, 80’in üzerinde tekno parkımızda 6000’den fazla araştırma ve geliştirme odaklı şirketimiz var. Bu altyapılarda 37 binden fazla ar-ge projesi tamamlandı 10 binin üzerinde proje de sürdürülme aşamasında.”